Arabuluculuk Hizmetleri
Arabuluculuk Mevzuat
Ülkemizde 2013 yılında uygulanmaya başlayan arabuluculuk, sistematik teknikler uygulayarak, görüşmek ve müzakerelerde bulunmak amacıyla tarafları bir araya getiren, onların birbirlerini anlamalarını ve bu suretle çözümlerini kendilerinin üretmesini sağlamak için aralarında iletişim sürecinin kurulmasını gerçekleştiren, tarafların çözüm üretemediklerinin ortaya çıkması hâlinde çözüm önerisi de getirebilen uzmanlık eğitimi almış olan tarafsız ve bağımsız bir üçüncü kişinin (arabulucunun) katılımıyla ve ihtiyarî olarak yürütülen uyuşmazlık çözüm yöntemidir. Arabuluculukta taraflar, aralarındaki hukuki ihtilafları mahkemede çözmek yerine bir arabulucu aracılığıyla çözmektedirler. Bu çözüm yöntemi mahkeme dışı bir dostane çözüm yöntemidir. Davaların aksine bu süreçte tarafların sosyal ve ticari ilişkileri zedelenmeden sorunlar çözülmekte, her iki taraf da kazançlı çıkmaktadır.
Arabuluculuk Kanuna göre, tarafların serbestçe tasarruf edebilecekleri iş ve işlemlerden doğan özel hukuk uyuşmazlıkların çözümünde arabuluculuk kurumu uygulanabilecektir. Bu anlamda ticari uyuşmazlık, işçilik alacakları, telif hakları kapsamındaki tazminat talepleri, ortaklıklarda ortaklar arasındaki uyuşmazlıklar, tüketici uyuşmazlıkları, ev sahibi-kiracı uyuşmazlıkları, eşler arasındaki nafaka talepleri gibi birçok ihtilafın arabuluculuğa tabi olduğunu belirtmek gerekir.
Türkiye’de ihtiyari ve zorunlu olarak iki türlü arabuluculuk uygulanmaktadır. İhtiyari Arabuluculuk, tarafların dava açmadan önce veya dava devam ederken aralarındaki ihtilafın çözümü amacıyla bir arabulucuya başvurarak ihtilafın arabuluculuk yoluyla çözülmesinin sağlandığı ve başvurunun tamamen tarafların iradesine bağlı olduğu bir arabuluculuk şeklidir. Zorunlu arabuluculuk ise tarafların dava yoluna başvurmadan evvel yasal olarak bir arabulucuya başvurmanın zorunlu tutulduğu arabuluculuktur. Bu tür arabuluculukta taraflar arabulucuya başvurmadan dava açtıkları taktirde dava sırf bu sebeple yani arabulucuya başvurulmadığından reddedilmektedir.
Arabuluculuk davaya nazaran daha ekonomiktir. Gerek ihtiyari gerekse zorunlu arabuluculukta arabuluculuğa başvuru ücretsizdir; anlaşma sağlanması halinde de sadece arabulucu ücreti ödenmektedir. Zorunlu arabuluculukta anlaşma sağlanmadığı taktirde bu ücret de Devlet tarafından karşılanmaktadır. İhtiyari Arabuluculukta ise anlaşma sağlanmadığı taktirde cüzi/maktu bir ücret taraflarca eşit bir şekilde ödenmektedir.
Arabuluculuk kısa sürer ve uyuşmazlıkların hızlı çözümlenmesini sağlar. Arabuluculuk sürecinde çok kısa süre içinde (bazen birkaç saat içinde) uyuşmazlık çözülebilmekte ve taraflar haklarına kavuşabilmektedir. Bu şekilde taraflar uzun süren yargılamaların sebep olduğu stresten de kurtulmuş olmaktadır.
Arabuluculuk esnek bir süreçtir. Arabuluculuk süreci esnektir; katı, şekli kurallara tabi değildir. Taraflar, toplantı gün ve saatini ve yerini birlikte belirlemektedirler, toplantı süresini birlikte kararlaştırmaktadırlar. Kaç toplantı yapılacağına veya yapılmayacağına da taraflar ve arabulucu birlikte kararlaştırmaktadır. Arabuluculuk sürecinin yargılamaya nazaran sıkı ve karmaşık usul kurallarının olmaması, arabuluculukta yapılan toplantıların duruşma ortamından daha rahat olması, kişilerin kendilerini doğru ifade etmesine yardımcı olmaktadır.
Arabuluculuk Gizli yürütülmektedir. Arabuluculuk sürecinde bilgilerin taraflarca açıklanması zorunlu olmadığı gibi, açıklanması halinde süreç içinde bu bilgileri öğrenen arabulucu dahil, taraflar ve varsa toplantıya katılan diğer kişilerin bu bilgileri başkaları ile paylaşmaları yasaktır. Kanuna göre, yasağın ihlal edilmesi halinde buna neden olan kişi altı aya kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Ayrıca belirtmek gerekir ki, bu süreçte paylaşılan bilgiler ve hazırlanan belgeler, öneri ve kabuller olası bir yargılamada da delil olarak kullanılması mümkün değildir.
Arabuluculukta çözüm sayısı sonsuzdur. Tarafların kendileri somut duruma uygun özel çözüm üretebilmektedir. Çözüm seçeneklerinin tarafların hayal gücü kadar geniş olduğunu söylemek mümkündür.
Arabuluculuk tarafların rızası ile sonuçlanmaktadır. Taraflar, sorunlarının çözümünü üçüncü bir kişiden beklemek yerine sorumluluk alarak ve bir arabulucu yardımıyla kendileri bir çözüm üretmektedir. Bu anlamda gerek sürecin işleyişi ve gerekse de çözümün nasıl olacağı konusundaki kontrol üçüncü bir kişide değil, tamamen taraflardadır.
Taraflar, arabuluculuk süreci sonunda anlaşmak zorunda değildir. Ancak anlaşma sağlanması halinde bir anlaşma belgesi düzenlenir. Bu belge taraflarca ve arabulucu tarafından imzalanır. Bu anlaşma belgesi artık ilam niteliğindedir. Bu anlamda tarafların anlaşma yapmalarına rağmen yükümlülüklerini yerine getirmemesi ihtimalinde bu belge mahkeme kararı gibi icra edilebilecektir. Belgenin ilam niteliğinde olmasının başka anlamı ise üzerinde anlaşılan hususlar hakkında bir daha taraflarca dava açılamamasıdır. Belge ilam niteliğinde olduğundan herhangi bir yetki kuralına bağlı olmaksızın her adliyede takibe konu edilebilir. Ayrıca bu belgenin icra takibine konu olması halinde diğer takiplerden farklı olarak cüzi bir bedel (maktu harç) alınmaktadır.
Arabuluculukta taraflar arasındaki “ihtilaf” değil taraflar arasındaki “husumet” de çözülmektedir. Bu anlamda arabuluculuğun sosyal barışa katkısı da yadsınamaz bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır. Arabuluculuk, bozulan iletişimin, kaybolan diyalogun kanallarını yeniden açmakta ve konuşarak/görüşerek çözüm üretme imkânı vermektedir. Uzun süren yargılamalar, yargılamaların sebep olduğu harcamalar, yargılama sürdükçe gerilen ilişkiler, bunun getirdiği stres, hukuka ve yasalara aykırı mahkeme kararları, hakkın yerini bulmadığı inancı mutsuz ve çatışmacı bir toplumu doğurmaktadır. Bu sebeple yargı aşamasına gelmeden uyuşmazlıkların arabuluculuk yoluyla çözülmesi toplumsal barışın korunmasına katkı sunacaktır.
Arabuluculuk süreçlerine ilişkin ülkemizde uygulanan mevzuat metinleri aşağıda paylaşılmaktadır.
-HUKUK UYUŞMAZLIKLARINDA ARABULUCULUK KANUNU
-ABONELİK SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN PARA ALACAKLARINA İLİŞKİN TAKİBİN BAŞLATILMASI USULÜ HAKKINDA KANUN
- HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN
-İŞ MAHKEMELERİ KANUNU
-HUKUK UYUŞMAZLIKLARINDA ARABULUCULUK KANUNU YÖNETMELİĞİ
-SİNGAPUR KONVANSİYONU
-NEWYORK KONVANSİYONU
-TÜRKİYE ARABULUCULAR ETİK KURALLARI
- BİRLEŞMİŞ MİLLETLER ETKİN ARABULUCULUK REHBERİ